Ona baktığım zaman kendi kurallarının dışına hiçbir zaman çıkmamış huysuz bir adam görüyorum. Hepimizde bulunan o geçirgen, biçim değiştiren şeffaf zar, onun çevresinde zamanla katılaşmış, koyulaşmış gibi. On yıldır ne tutkuyla birini sevdiğini gördüm ne de yeni bir arkadaşı olduğunu. Acaba bu da bir sevme biçimi mi? Bir tür yaşamak mı?Genç öykücülerimizden Ezgi Polat, ilk kitabı Susulacak Ne Çok Şey Var Aramızda ile okurun karşısına çıkıyor. Polat’ın öyküleri, yaşadığımız günlerin içeriden bir dökümü. Duygu hallerimizin, itirazlarımızın ve sustukça büyüttüğümüz ortak sorunlarımızın öyküleri. Öykü kişilerinin bol bol konuştuğunu, ama her konuşmada asıl çabalarının aslında aktarmaya değil, üstünü kapatmaya yönelik olduğunu göreceksiniz. Tıpkı kitabın adı gibi; Susulacak Ne Çok Şey Var Aramızda…